Deri içi, deri altı, kas içi, ben içi, arter içi, periton içi, spinal boşluğa ya da kemiğe ilaç vermede, enjeksiyon kullanılır. Damar yolu, en hızlı ve etkili ilaç veriliş yoludur. İlaç, doğrudan kan akımına katılarak, en kısa zamanda hedef organa ulaşmaktadır. Emilim sırasında görülen ilaç kaybı, bu yöntemde söz konusu değildir. Bu yöntemle istenilen miktar belirlenen zamanda hastaya uygulanabilmekte ve ilacın dozu da kontrol altında tutulabilmektedir. Bu aynı zamanda en tehlikeli yöntemdir.
Kalbin bir atımında tüm ilaç istenilen organa ulaşmakta, bu da toksik reaksiyona neden olabilmektedir. Kas içine ilaç verilişinde ilacın etkisi, damar içine uygulamaya göre çok daha yavaştır.
İlaç önce kastan emilir, daha sonra kana karışır. Bu sebeple damar içine göre, daha uzun sürede etki eder. Kas içinden veya deri altı dokusundan ilaç verileceği zaman,kasta ve periferik dokuda kan akımının yeterli olmasına dikkat edilir (şokta ve kalp durmasında uygulanmaz). Bundan dolayı kas içine uygulama, yalnızca dolaşımı yeterli olan hastalarda uygulanır.
İlaç deri altına, yağ tabakasına veya onun altındaki dokuya enjekte edilir. Deri altı dokusuna sınırlı miktarlarda ( 2 ml’den az ) ve tahrişe neden olmayan ilaçlar enjekte edilir. Bu uygulamada ilacın emilimi yavaştır; etki süresi damar içine uygulanan ilaçlara göre daha uzundur. İlacın en etkin olduğu düzeye ulaşma süresi 30 dakikadır. Astım krizlerinde epinefrin (adrenalin) deri altına uygulanır. Genelde ilaç, üst kolun dış tarafındaki dokuya veya bacağın üst yarısına veya karın bölgesine uygulanır.